15 Temmuz 2016 Cuma

RÜYA MI? GERÇEK Mİ?

Aslında herkesin merak ettiği tek bir soru var. Gerçekten gördüğümüz rüyaların bir anlamı var mı ve bizlere bazı konularda sinyaller mi veriyor. Aslında bunun yanıtı hem evet hem de hayır. Zaman zaman kişiler gördüğü rüyaların çıktığını söylerler ama bu her görülen rüyayı kapsamaz. Bazen içinde bulunulan durumlardan dolayı, bazen de gerçekten hislerin kuvvetli oluşundan dolayı rüyalarda bu gibi durumlar ortaya çıkabilir ve kişi rüyasının daha sonra gerçekleştiğini söyleyebilir. 



Rüya tabiri yapılırken dikkatli olunmalı ve genellikle doğru anlatım yapılarak tasvirlerine bakılmalıdır. Bazen rüyalarda tabutta görülebilir. Bu rüya yorumunda bir ölü olacak diye kimse bir çeviri yapamaz. Bu daha şer bir habere ya da farklı bir duruma bürünebilir. Çünkü ölünün kim olduğu, nasıl öldüğü gibi her ayrıntı rüyalarınızın farklı seyirlere gitmesine yol açar. Bu sebeple sizler de rüya analizlerinizi hem doğru kişilere hem de doğru anlatımlar ile yapmalısınız.

Rüyalar Tabirleri genellikle akan suya anlatılır derler. Bu sayede kötü çıkan rüyaların olmadığı söylenir ki buna da birçok kişi inanır. Sizlerde inanır mısınız bilemeyiz ama rüya tabirine baktıktan sonra hakikaten bunu yapabilirsiniz. Rüya Tabirleri sonrası yapılacak bu suya anlatım kazanın belanın da gittiğine işaret eder derler. Özellikle çok güzel ve çok kötü rüyaları içinizde tutmalı ve kimse ile paylaşmamalısınız. 

Uyurken beynimizde oluşan imgeler hep ilgi çekmiş, bilimsel veya bilim dışı pek çok olguyla ilişkilendirilmiştir. Uyurken gördüğümüz düşler hakkında çok şey yazılır, çizilir. Bunların çoğu da genellikle bilimsel verilere dayanmaz. Rüyalarımızın yüzde 90'ını unuturuz Uyandıktan 5 dakika sonra rüyamızın yarısını unuturuz, 10 dakika sonra ise yüzde 90'ını. 

Doğduktan sonra görme yeteneğini yitirenler rüyalarında görsel imgeler görebilir. Doğuştan görme engelli olanlarsa resim göremez; ancak aynı seviyede koku, ses, dokunma ve duyguları hisseder. 

Aşırı psikolojik sorunları olan insanlar dışında herkes rüya görür. Eğer rüya görmediğinizi düşünüyorsanız, aslında rüyalarınızı unutuyorsunuzdur. Rüyalarda sadece bildiğimiz yüzleri görürüz Zihnimiz yüzler yaratmaz. Rüyada gördüğümüz yüzler hayatımızda karşılaştığımız ama hatırlamadığımız ya da kime ait olduğunu bilmediğimiz yüzlerdir. Hepimiz hayatımız boyunca binlerce yüz gördüğümüz için, rüyalarımızda da limitsiz yüz görme yeteneğine sahibiz. 

Gözleri gören insanların yüzde 12'si rüyalarını siyah-beyaz görür, geri kalanlarsa renkli. 1915ile 1950 yılları arasında yapılan araştırmalara göre rüyaların büyük çoğunluğu siyah-beyaz görülüyordu. Fakat sonuçlar 1960'lı yıllardan itibaren değişmeye başladı. Günümüzde 25 yaşın altındaki insanların sadece yüzde 4.4'ü rüyalarını siyah beyaz görüyor. Son araştırmalar bu değişikliğin nedenini siyah-beyaz film ve televizyondan renkli görütülere geçmemize bağlıyor. 

Belirli bir nesne veya olay içeren rüya, genellikle doğrudan o nesne veya olayla ilgili değildir. Rüyalar simgesel bir dille konuşur. Rüyalarınız hangi imgeyi görürse büyük ihtimalle o imgeyi temsil etmiyordur. Duygular Rüyalarda en çok hissedilen duygu endişedir. Negatif duygular pozitif duygulardan daha sık görülür. Ortalama olarak her gece bir veya iki saat arası süreyle rüya görürüz. 

Bir çok hayvan üzerinde yapılan araştırmalar, hayvanların da insanlar gibi uykularında rüya gördüklerini ortaya koymuştur. Bir köpeği uyurken izlerseniz, birini takip eder gibi ayaklarını veya patilerini oynattığını görebilirsiniz. 

REM (Derin uyku fazı) Hızlı Göz Hareketi (REM) uykunun standart bir evresidir ve bu evrede gözler seri hareket eder. REM uykusu ergen insanlarda tüm uykunun yüzde 20-25'ini kapsar, bu da bir gecelik uykunun 90-120 dakikasına eşittir. REM uykusu sırasında rüyada hareket edilse de vücut hareket edemez, yani vücut geçici 'uyku felci' haline geçer. 

Rüyanın gerçek hayatla birleşmesi Zihnimiz, bedenimizin o sırada gerçekten duyduğu ya da hissettiği şeyleri rüyalarımızla birleştirebilir. Örneğin rüyamızda kendimizi bir konserde müzik dinlerken görüyoruzdur, ancak o sırada radyoda bir müzik çalıyor olabilir. 

Erkekler, erkekler hakkında daha fazla rüya görür. Bir erkeğin rüyalarında gördüğü karakterlerin yüzde 70'i erkektir. Kadında bu oranlar eşittir. Öte ayndan erkekler kadınlara nazaran rüyalarında daha agresif duygular hisseder. 

Yapılan araştırmalar insanların yüzde 18 ila yüzde 38'nin rüyalarında 'geleceğe ilişkin' veriler taşıyan imgeler gördüğünü, yüzde 70'ininse 'déjà vu' yaşadığını gösteriyor. Rüyalarda geleceğin görülebileceğine inanan insanların oranıysa araştırmaya bağlı olarak yüzde 63 ile yüzde 98 arasında değişiyor. 

Bilimsel olarak kanıtlanamasa da, yapılan araştırmalarda horlayan insanların daha az sayıda, daha kısa ve genellikle unutulan rüyalar gördüğü sonucuna varmış. 

Tatlı rüyalar…


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder